JavaScript is required
/
Kişiliği Tanımak ve Tanımlamak: Benlik Algısı Nedir?

blog-banner-app-ekran
İhtiyaçlarınıza uygun uzmanla eşleşin, hemen randevu ayarlayın.
blog-banner-app-yonlendirme-butonu

10 Ağustos 2023

- Kişisel Gelişim

Kişiliği Tanımak ve Tanımlamak: Benlik Algısı Nedir?

Paylaş:
Heltia mobil uygulama görseli
blog-yazar-ikonu

Heltia

Uzm. Psk. Dan. Merve Dökmeci onaylı içerik

Dünyanın en kısa ve en basit görünen, ama hala net bir şekilde nasıl cevaplanacağı bilinemeyen sorularından biri: “Ben kimim?”

Kişilik özellikleri, yetenekler, sevilen ya da sevilmeyen şeyler, inançlar, ahlaki kodlar ve sizi motive eden her şey kimliğe katkıda bulunur. Bunların sizin tarafınızdan nasıl yorumlandığı benlik algısı ile ilgili. Benliğin nasıl algılandığı ise yaşam biçimini, tercihleri, bu hayatta yürünen yolun rotasını belirleyen bir durum.

Bu yazıda benlik algısı nedir, benlik algısı kuramı nereden gelir gibi konulardan bahsettik, farklı psikologların kuramlarını ele aldık 👇🏻

Benlik Algısı Nedir?

Benlik algısı en basit ifadeyle bireyin kendini algılama; özelliklerini, inançlarını ve amacını düşünme ve görme biçimidir. Yani kendine dışarıdan, sanki bir başka kişi gibi, baktığında bütünsel anlamda gördüğüdür. Bireyin farklı alanlarda kendisi hakkında ne düşündüğü bir araya gelerek genel benlik algısını oluşturur.

Örneğin, “ben iyi bir arkadaşım”, “ben öfkeli bir insanım”, “ben akademik alanda başarılı olabilirim, ama iş hayatında zorlanırım” gibi kişinin kendisi ile ilgili inanç ve görüşleri benlik algısının bir parçasıdır.

Benlik algısı, daha gençken ve hala kendini keşfetme, kimlik oluşturma sürecinden geçerken daha değişken olma eğilimindedir. Yaşlandıkça ve kim olduğumuzu ve bizim için neyin önemli olduğunu öğrendikçe benlik algısı da değişir, gelişir. Benlik nedir psikolojik açısından bu şekilde açıklayabiliriz.

Benlik Algısının Önemi

Kendimizi nasıl algıladığımız çok önemlidir. Çünkü içsel pusulamız olan bu algı; duygularımızı, düşüncelerimizi, tutumlarımızı, davranışlarımızı, hayatı yaşama şeklimizi doğrudan etkiler. Kendimize duyduğumuz güven, saygı, şefkat ve sevgi kendimizi nasıl bir birey olarak ele aldığımıza göre değişir.

Benlik algısı, psikolojide üzerine çokça konuşulan, karmaşık kavramlardan biri. Bu konudaki birkaç kuramı detaylı incelemek kendimizi daha iyi anlamamıza yardımcı olabilir.

Freud’un Psikanaliz Kuramı: İd, Ego ve Süperego

"Benlik kavramı nedir? Benlik nedir?" diye soruyorsanız, bunun en temellerinde yatan bir kuramdan da bahsedelim.

Psikoanaliz, veya psikanalizi ilk kullanan uzmanlardan olan Sigmund Freud’un teorisine göre insan zihnindeki benlik, üç katmanlıdır: Benlik, alt benlik, üst benlik.

Bu üç katmanı daha detaylı incelememiz gerekirse:

  • Alt benlik (İd): Alt benlik nedir diyecek olursanız, Freud bunu içimizdeki “doyumsuz hayvan” olarak tanımlıyor. Dürtü, içgüdü ve ihtiyaçlarına göre hareket eden, güçlü duygulardan oluşan bir benlik katmanı. Doyumsuzluk, sinir, cinsellik gibi kavramlarla ilişkilendirilir.
  • Üst benlik (Süperego): Bilinçdışımızda yer alan benlik katmanıdır. Ahlaksallık, vicdanlılık, mükemmeliyetçilik sağlamaya çalışan bir yargıç görevi görerek egoyu denetler. Baba figürünün ve sosyokültürel dayatmaların içimizdeki temsilidir.
  • Benlik (Ego): Ego “ben” demek, yani bu alt benlik ve üst benlik arasındaki bağlantı noktası. Çevremiz ile alt benliğimiz arasındaki denge unsuru da diyebiliriz. İdeal bir benlik süperegonun yönlendirmeleri ve idin dürtüselliği arasında dizginleme görevi yapar, bunları dengeleyebilir.

Carls Rogers'ın Fenomenolojik Benlik Kuramı

Amerikalı bir psikolog olan Carl Ransom Rogers, psikoloji biliminde hümanistik yaklaşımın kurucularından biridir. Psikoterapi araştırmaları ile bilinen Rogers 20. yüzyılın en çok etkilenilen altı psikoloğundan biri olarak görülür.

Carl Rogers tarafından ortaya atılan bu benlik algısı kuramı, yani fenomenolojik benlik kuramı, herkesin kendine özgü gerçekleri olduğu ve herkesin kendisinin merkez olduğu bir evrende yaşadığını savunur. Kişinin gerçek çevresi algıladığı çevredir, yani gerçeği algılar oluşturur. Bireylerin birbirlerinden farklı tepkiler göstermeleri de çevrelerini yorumlayıp algıladıkları için farklı bireylere dönüşmüş olmalarıdır.

Hümanist psikolog Carl Rogers, benlik kavramının üç farklı bölümden oluştuğuna inanır:

  • İdeal benlik: İdeal benlik, olmak istediğiniz kişidir. Üzerinde çalıştığınız, sahip olmak istediğiniz nitelik veya değerleri ifade eder. Tam olarak istediğiniz gibi olsaydınız, olacağınız kişidir.
  • Benlik imajı: Benlik imajı, kendinizi nasıl gördüğünüzü ifade eder. Fiziksel özellikler, kişilik özellikleri ve sosyal roller gibi niteliklerin tümü, benlik imajında rol oynar.
  • Benlik saygısı: Kendinizi ne kadar sevdiğiniz, kabul ettiğiniz ve değer verdiğiniz benlik kavramına katkıda bulunur. Benlik saygısı, başkalarının sizi nasıl gördüğü, diğerlerine kıyasla nasıl düşündüğünüz ve toplumdaki rolünüz gibi bir dizi faktörden etkilenebilir.

Fenomenolojik Benliğin Kökeni

Rogers’a göre benlik algısı iyi, kötü ya da ortada olabilir. Bunlara “olumlu benlik algısı”, “olumsuz benlik algısı” ve “nötr benlik algısı” adı verilir.

Eğer bir kişi gerçek benlik ideal benliğe ulaşabiliyorsa, o zaman ahenkli bir benlik uyumu görülür. Benlik algısı ile ideal benlik tam olarak örtüşmüyorsa bu, benlik algısında bozulma yaratabilir. Bu uyumsuzluk benlik saygısını olumsuz etkileyebilir, kaygıya ve depresif duygulara yol açabilir.

Uyumsuzluğun kökleri çocukluğa uzanır. Ebeveynler çocuklarına olan sevgilerini koşullandırdıklarında yani çocuklar sevgiyi sadece belirli davranışlarla "kazandığında” ve ebeveynlerinin beklentilerine göre yaşadıklarında, ebeveynlerine değersiz hissettirdikleri deneyimlerin anılarını çarpıtmaya başlarlar.

Koşulsuz sevgi ise uyumu teşvik etmeye yardımcı olur. Aile sevgisi olarak da adlandırılan bu tür sevgiyi deneyimleyen çocuklar, diğer insanların onları seveceklerine ve oldukları gibi kabul edeceklerine inanmak için anılarını sürekli olarak çarpıtmaya ihtiyaç duymazlar. Yani olumlu bir benlik bilinci geliştirebilmek için koşulsuz sevgi içinde yetişmek gerekir.

Diğer Benlik Kavramı Teorileri

Psikolojideki pek çok konuda olduğu gibi, bir dizi başka önemli isim de benlik kavramı hakkında farklı düşünme yolları önermiştir. Gelin başka ünlü psikologların da benlik algısı kuramı teorilerini inceleyelim:

Henri Tajfel

Sosyal psikolog Henri Tajfel, benlik kavramının iki anahtar bölümden oluştuğunu düşünür: Kişisel kimlik ve sosyal kimlik.

  • Kişisel kimlik kişiyi benzersiz yapan özellikleri ve diğer tüm kimlik özelliklerini kapsar.
  • Sosyal kimlik ise kişinin tuttuğu takım, dini ya da siyasi inançları, üye olduğu sosyal gruplarla oluşur.

Bu teori, sosyal kimliğin benlik kavramını etkilediğini, dolayısıyla duyguları ve davranışları da şekillendirdiğini belirtir.

William James

Pragmatizmin öncüsü Amerikalı filozof ve psikolog William James’e göre benliğin üç yönü vardır: Maddesel, sosyal ve ruhsal. Bu üç yön ‘Deneyimci Benlik’ adı verilen bir bütünü oluşturur.

  • Maddesel benlik kişinin maddi olarak sahip olduğu her şeydir. Burada maddesel kimliğin önemli noktası, kişinin kendisini başkaları ve maddesel şeylerle özdeşleştirmesidir. Bu nedenle de özdeşleştiği maddesel varlık değişime uğrarsa, kişi de değişime uğrar.
  • Sosyal benlik ise kişilerin içerisine girdiği sosyal ortamın parametrelerine göre şekillenir. İnsanlar ortama, konuma, statüye aile benliği, arkadaş benliği, iş benliği gibi farklı rollere bürünebilirler. Kişilerin bu rolleri kendi içinde tutarlıdır, ancak birbirlerini farklı bir otamda tanıyan bireyler başka ortamda birbirlerini izlediklerinde farklı sosyal benlik içerisinde olduğunu görünce şaşırabilirler.
  • Ruhsal benlik ise çok subjektiftir. İnsanın kendisini nasıl algıladığı konusunda belirleyicidir. Ruhsal benlik; yetenekleri ilgi alanlarını, görüşleri, tutumları içerir.

Alfer Adler

Bireysel psikoloji ekolünün kurucusu Alfred Adler’e göre kişilik bireyin kendisine, diğer insanlara ve topluma karşı geliştirdiği tutumların bir ürünüdür. Kişinin kendisi hakkında geliştirdiği imgenin temel taşları ise kişilerarası ilişkiler ve diğer toplumsal etmenlerdir.

  • Kişilik gelişimi üzerinde ebeveynlerin özellikle de annenin tutumu ve kardeşler arasındaki ilişki çok önemlidir. Ailedeki diğer çocukların varlığı ve kardeşlerin dünyaya geliş sırası kişiliği ve benlik algısını etkiler.
  • Adler çocukluk dönemindeki etkileşimler sonucu kişinin kendisine özgü bir davranış örüntüsü gerçekleştirdiğini savunur ve buna yaşam biçimi adını verir. Yaşam biçimi; bireyin amaçlarını, değer yargılarını, kendisine ve dünyasına ilişkin görüşlerini, amaçlarına ulaşabilmek için geliştirdiği davranışları içerir.

Kendi kimliğinizi keşfetmek, olumlu benlik algısı geliştirmek ve başka konularda yardım almak için Heltia uygulamasını indirerek online terapi yoluyla psikolojik destek alabilirsiniz.

Bu içeriği faydalı bulduysanız, “Maslow Piramidinde İlişkilerin Yeri” ve “İlişkilerde Karşılanması Gereken 7 İhtiyaç” başlıklı makaleleri de inceleyebilirsiniz.

Sayfa içeriği yalnızca bilgilendirme amaçlıdır. Tanı ve tedavi için mutlaka bir uzmana başvurunuz.

Kaynaklar:

Yılmaz, H. A. (2016). Bir Derleme: Benlik Kavramina İlişkin Bazi Yaklaşimlar Ve Tanimlamalar. Dumlupınar Üniversitesi Sosyal Bilimler Dergisi, (48), 79-89.

Vandenbosch, L., & Eggermont, S. (2016). The interrelated roles of mass media and social media in adolescents’ development of an objectified self-concept: A longitudinal study. Communication Research, 43(8), 1116-1140.

Richter, T., Appel, M., & Calio, F. (2014). Stories can influence the self-concept. Social Influence, 9(3), 172-188.

Pesu, L., Viljaranta, J., & Aunola, K. (2016). The role of parents' and teachers' beliefs in children's self-concept development. Journal of applied developmental psychology, 44, 63-71.

blog-banner-app-ekran
İhtiyaçlarınıza uygun uzmanla eşleşin, hemen randevu ayarlayın.
blog-banner-app-yonlendirme-butonu